Adil Olana Giden Yol, Kararlılıkla Başlar.
Her adımda sizin yanınızdayız!

Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi

Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, taraflara karşılıklı hak ve yükümlülükler getiren, bazı yönleriyle talih ve tesadüfe bağlı ve ayrıca belirli bir şekle tabi olan bir sözleşmedir. Bu sözleşmenin tanımı, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 611. maddesinde yer almaktadır. Söz konusu maddeye göre, “Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini bakım borçlusuna devretme borcunu üstlendiği bir sözleşmedir.”

Her borç ilişkisi, belirli bir edim veya edimler içerir. Edim, borcun içeriğini ve konusunu oluşturur. Borç ilişkisine dayanarak alacaklının borçludan talepte bulunma yetkisi ve borçlunun yerine getirmek zorunda olduğu davranışa “edim” denir. Borç ilişkileri, ifa süresi açısından ani edimli, sürekli edimli ve dönemsel edimli olarak üç gruba ayrılmaktadır. Sürekli edim, borcun zaman içinde kesintisiz bir davranışla yerine getirilmesidir. Ani edim, bir kez yerine getirilmekle sona eren edimdir; dönemsel edim ise belirli zaman dilimlerinde yerine getirilen edimdir.

Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, karşılıklı bir borç yükleyen ve süreklilik arz eden bir sözleşmedir. Bakım alacaklısının yaşam süresi boyunca bakım borçlusunun yükümlülüğü devam eder. Ancak, bakım alacaklısının borcu, bakım borçlusuna bir malvarlığı değerini devretmekten ibaret olduğu için ani edimli bir borçtur. Sonuç olarak, ölünceye kadar bakma sözleşmesi, iki tarafa da borç yükleyen, ivazlı, rızai ve sürekli bir borç ilişkisi doğuran bir sözleşmedir.

Bu sözleşme, genel olarak bakım alacaklısının ölümüne kadar devam eder. Bu nedenle, bakım borçlusunun yerine getireceği bakıp gözetme ediminin süresi belirsizdir ve tesadüfe bağlıdır.

Taraflar

Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin tarafları bakım alacaklısı ve bakım borçlusudur. Bakım alacaklısı yalnızca gerçek bir kişi olabilirken, bakım borçlusu gerçek ya da tüzel kişi olabilir. Taraflar birden fazla kişi de olabilir ve dilerlerse üçüncü bir kişiyi de bakım alacaklısı olarak tayin edebilirler.

Sözleşmenin Yapıldığı Durumlar

Ölünceye kadar bakma sözleşmeleri, borçlar hukuku veya miras hukuku kapsamında olabilir. Eğer bakım alacaklısı borcunu sağlığında yerine getirecekse, bu durum borçlar hukukuna tabidir; aksi durumda miras hukuku geçerlidir. Genellikle bu sözleşmeler, yeterli maddi imkana sahip yaşlı veya düşkün kişilerin, bakıma muhtaçken kendilerine yardımcı olacak kişileri temin etmek amacıyla yapılmaktadır.

Sözleşmenin Şartları

Ölünceye kadar bakma sözleşmesinin geçerli olması için tarafların fiil ehliyetine sahip olması gerekmektedir. Aksi takdirde, vesayet ve denetim makamının izni gerekmektedir. Ayrıca, TBK’nın 612. maddesi gereğince, bu sözleşmenin özel bir şekil şartına tabi olduğu ve miras sözleşmesi şeklinde yapılmadıkça geçerli olamayacağı belirtilmiştir.

Yükümlülükler

Bu sözleşme ile bakım alacaklısı, belirli bir malvarlığı veya malların mülkiyetini bakım borçlusuna devretme; bakım borçlusu ise bakım alacaklısına özenle bakma ve gözetme yükümlülüğü altına girer. Bakım borçlusunun, bakım alacaklısını ailesine alarak, ona besleme, giydirme, hastalığında tedavi gibi yükümlülükleri vardır.

Miras Hakkı

Eğer ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile mirasçılarının hakları ihlal edilirse, saklı pay sahibi mirasçılar, bakım borçlusuna karşı tenkis davası açma hakkına sahiptir. Bunun için miras bırakanın ölmesi ve bakım borçlusuna yapılan devirlerin karşılıksız kazandırma niteliğinde olması gerekmektedir.

Fesih

Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım alacaklısının ölümü ile kendiliğinden sona erer. Ancak bakım borçlusunun ölümü, sözleşmenin sona ermesine neden olmaz. Taraflar arasındaki edimler arasında önemli bir orantısızlık varsa, tarafların sözleşmeyi feshetme hakkı vardır.

Yargıtay Uygulamaları

Yargıtay, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshine ilişkin davalarda, sözleşmeye aykırılık durumlarını dikkate alarak kararlar vermektedir. Tarafların yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde, sözleşmenin feshi ve geçmişe etkili olarak sona ermesi gerektiği belirtilmiştir.

Sonuç olarak, ölünceye kadar bakma sözleşmesi, taraflar arasında karşılıklı hak ve yükümlülükler doğuran, insani ve yararlı bir müessese olarak işlev görmektedir. Tarafların bu sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi, çeşitli hukuki sonuçlar doğurmakta ve bu noktada yargı kararları önemli bir rol oynamaktadır.